(18-05-2007/Turk.Net) -Bir süre önce Sony Müzik’in yayınladığı “Best Of” projesinin hemen akabinde bu kez Sertab Erener’in kendi projesi “Sertab Goes To The Club” albümü Simya Müzik ve DMC etiketiyle nihayet piyasada.
O daha "Sertab Digital"a başlamadan önce biri gelip de özellikle Avrupa’da çok yaygın olan club müziği Türkiye’de çok doğru ve yenilikçi bir tarzla sunan birkaç isimden biri olacağını söyleseydi, Sertab Erener markasının ne kadar "cesur" olduğunu bildiğim için hiç şaşırmazdım herhalde. Öyle de oldu gerçekten. Sertab’dan çok şık, ona çok yakışan bir albüm geldi, tam da 15. yılını kutladığı sanat yılında. Zaten herhangi bir müzikmarkete girdiğinizde görmemeniz imkânsız, pespembe kapağının üzerinde albüme yaptıkları dj müzikleriyle katkıda bulunan Murat Uncuoğlu ve Aytekin Kurt ile önlerinde Sertab’ı resmeden bir grafik göreceksiniz. Kapağından içindeki en sevilen Sertab şarkılarına kadar çok kaliteli, çok nefis bir club albüm olmuş gerçekten. Birkaç ay önce Sony Muzik’in "En iyileriyle Sertab" albümünden sonra bu albüm de gösteriyor ki o, bu ülkenin en iyi seslerinden biri ve onun yıllar geçtikçe eskimeyecek şarkıları bambaşka formatlarda dinleyiciye ulaşsa da yadırganmıyor, bilakis yeni ve farklı kulaklara da ulaşabiliyor. Özellikle duygusal parçaların büründüğü yeni roller, albümü biraz daha değerli kılmış: "Gel Barışalım Artık" ve "Sevdam Ağlıyor" gibi… "Vur Yüreğim", çok sıkı bir tempoya bürünmüş, albümün ilk klibi olan "Yanarım" da öyle. Hiç boş yok desek doğrudur bu albümde ve sanıyoruz ki "Sertab Goes to…." serisi de zamanla farklı formatlarla ve sürpriz içeriklerle dinleyiciye ulaşmaya devam edecek.
Eurovision bitti, yankıları sürüyor…
“Shake it up Shekerim”le 4.olduk olmasına ama bu güzel sonuçtan ziyade yarışmanın politik olduğu yönündeki tartışmalar gündemi daha çok meşgul ediyor. Aslında anlamadığım şey, zaten şarkılara bakmadan ülkelerin birbirine oy verdiği bir Eurovision’dan bu anlamda gayet de güzel ‘faydalanan’ ülkelerden biriyken, diğer ülkeleri eleştirme hakkımız gerçekten var mı? Aynı mantıkla Ermenistan’a giden 12 Puan’a neden kızıldığı da anlamsız. Bu arada Sırbistan’ın kazanmasına ben de şaşırdım ama yarışmanın en büyük 2 favorisi olan Rusya ve Ukrayna’nın 2. ve 3. olması çok yerinde oldu.
Tamba Tumba’da “Tanju Okan Özel”
Bu hafta 11.ölüm yıldönümü dolayısıyla JoyTurk’te Tanju Okan şarkıları ağırlıklı bir programımız olacak. Randevumuzu biliyorsunuz, Pazar akşamı saat 21’de JoyTurk’te (89.0) görüşmek üzere.
Olcay Tanberken
Olcay Tanberken'in 2006-2010 yılları arasında Turk.Net'te yayınlanan köşe yazıları
18 Mayıs 2007 Cuma
4 Mayıs 2007 Cuma
Shake it up Shekerim'le ilk 10 mu?
(04-05-2007/Turk.Net) -Bir Eurovision daha geldi çattı. Bu yıl Helsinki’de gerçekleşecek yarışmada yarı final 10 Mayıs Perşembe, final ise 12 Mayıs Cumartesi akşamı, Türkiye saatiyle (ki hemen hemen Finlandiya saatiyle aynıyız) 22’de başlayacak.
Sizlere daha önce favorilerimi doğrudan yazmamıştım ama İsviçre, Rusya ya da Ukrayna’nın bu yıl üst sıralarda bitireceğini düşündüğümü söyleyebilirim.Özellikle Rusya’yı temsil eden Serebro grubuna ve grubu oluşturan 3 kıza dikkat edin derim! Bu yıl slow şarkıların fazla bir şansı yok aslında, ama yine de Sırbistan, Ermenistan ya da Bosna Hersek belki çok sevilirse iyi oy alabilir. Geçen yılın galibi Lordi ile birlikte Eurovision'a iyice sızan rock müzik, bu yıl ağırlığını fazlasıyla gösteriyor. Bu türde en favorilerin İzlanda ya da Finlandiya olduğu söylenebilir. İran'ı eleştiren şarkısıyla dünyada büyük yankı bulan İsrail'in şarkısının akıbeti ne olur bilinmez, ama İngiltere’nin şarkısı tam da Eurovision’a yakışacak kadar kitsch! Scooch adlı grup bir uçak şovuyla sahnedeler ve grup üyeleri kaptan pilot ve hosteslerinden oluşuyor. Dikkat çekeceğine bahse girebilirim. Bir diğer şanslı ülke de Andorra olacak gibi gözüküyor...
Gelelim Türkiye’nin şarkısına ve Kenan Doğulu’ya. Başlardaki Türkçe-İngilizce tartışmalarını bir kenara koyarsak, Türkiye’nin bu yıla kadar (ki buna Türkiye’ye ilk ve şimdilik tek birinciliği getiren Sertab Erener de dahil) en çok destek verdiği şarkının bu yılki şarkı olduğunu söylersek yanılmış olmayız. Shake it up Shekerim, -bana göre- fazla düşünmeden yazılmış gibi duran sözleri ve pek de heyecanlı bulmadığım sounduna rağmen medyadan ve kamuoyundan iyi bir destek almışa benziyor. Promosyon turları ve Avrupa konserlerini de göz önüne alırsak, bunca şarkı arasından Türkiye’nin sıyrılması ve ilk 10’a rahatlıkla girmesi beklenebilir. Tabii Avrupa da bizim gibi düşünür ve “salla, çalkala” türü şarkıların modasının geçmediğine karar vererek lehimize oy kullanırsa. Eğer yeterli oy alamazsak, geçen yılki sonuca yakın bir sonuç alacağımız ortada. Özellikle bugünkü ilk provayı izledikten sonra maalesef beklentim biraz daha düştü. Kenan'ın şovunda Sertab'ınkinden izler görmesek daha iyi olabilirdi, yine de ekranda Türkiye'ye yakışan şık bir görüntü vereceği kesin gözüküyor. Ama bu puanlara nasıl yansıyacak işte bundan hiç emin değilim!
Yıllık “geleneksel” randevumuz aynı: 10 ve 12 Mayıs’ta ekran başına kurulup kalbimiz Türkiye’yle ve ekibimizle atacak. Dileyelim ki, en iyi sonucu alıp dönelim. Ama bunu çok da ciddiye almadan, işin eğlencesine bakarak ve önemli olanın profesyonel olarak orada Türkiye’yi temsil etmiş olmak olduğunu aklımızdan çıkarmadan. Ve yine şunu da dileyelim ki, alacağımız kötü bir sonucu da, geçen yıl Lordi’ye atfedilen “çoluk çocuk oylarıyla kazandılar” gibi sığ mazeretlere bağlamadan pop müziğinin uluslar arası arenadaki temsili üzerine kafa yorabilelim.
Eurovision’la ilgili bu haftanın tüm prova görüntülerini ve Kenan Doğulu’yla ilgili son gelişmeleri Türkiye’nin müzik gündemini sayfalarına taşıyan Tamba Tumba’da (tambatumba.com) okuyabilirsiniz.
Tamba Tumba JoyTurk’te!
Yayın hayatına 2004 yılında başlayan ve 3 yılını dolduran Tamba Tumba, kısa bir ayrılığın ardından tüm zamanların en iyi şarkıları ve plaklardan günümüze popüler müzik tarihimizden seçmelerle JoyTurk’te kaldığı yerden devam ediyor. 6 Mayıs Pazar akşamı 4.sezonun ilk programında JoyTurk’te görüşmek üzere!
Olcay Tanberken
Sizlere daha önce favorilerimi doğrudan yazmamıştım ama İsviçre, Rusya ya da Ukrayna’nın bu yıl üst sıralarda bitireceğini düşündüğümü söyleyebilirim.Özellikle Rusya’yı temsil eden Serebro grubuna ve grubu oluşturan 3 kıza dikkat edin derim! Bu yıl slow şarkıların fazla bir şansı yok aslında, ama yine de Sırbistan, Ermenistan ya da Bosna Hersek belki çok sevilirse iyi oy alabilir. Geçen yılın galibi Lordi ile birlikte Eurovision'a iyice sızan rock müzik, bu yıl ağırlığını fazlasıyla gösteriyor. Bu türde en favorilerin İzlanda ya da Finlandiya olduğu söylenebilir. İran'ı eleştiren şarkısıyla dünyada büyük yankı bulan İsrail'in şarkısının akıbeti ne olur bilinmez, ama İngiltere’nin şarkısı tam da Eurovision’a yakışacak kadar kitsch! Scooch adlı grup bir uçak şovuyla sahnedeler ve grup üyeleri kaptan pilot ve hosteslerinden oluşuyor. Dikkat çekeceğine bahse girebilirim. Bir diğer şanslı ülke de Andorra olacak gibi gözüküyor...
Gelelim Türkiye’nin şarkısına ve Kenan Doğulu’ya. Başlardaki Türkçe-İngilizce tartışmalarını bir kenara koyarsak, Türkiye’nin bu yıla kadar (ki buna Türkiye’ye ilk ve şimdilik tek birinciliği getiren Sertab Erener de dahil) en çok destek verdiği şarkının bu yılki şarkı olduğunu söylersek yanılmış olmayız. Shake it up Shekerim, -bana göre- fazla düşünmeden yazılmış gibi duran sözleri ve pek de heyecanlı bulmadığım sounduna rağmen medyadan ve kamuoyundan iyi bir destek almışa benziyor. Promosyon turları ve Avrupa konserlerini de göz önüne alırsak, bunca şarkı arasından Türkiye’nin sıyrılması ve ilk 10’a rahatlıkla girmesi beklenebilir. Tabii Avrupa da bizim gibi düşünür ve “salla, çalkala” türü şarkıların modasının geçmediğine karar vererek lehimize oy kullanırsa. Eğer yeterli oy alamazsak, geçen yılki sonuca yakın bir sonuç alacağımız ortada. Özellikle bugünkü ilk provayı izledikten sonra maalesef beklentim biraz daha düştü. Kenan'ın şovunda Sertab'ınkinden izler görmesek daha iyi olabilirdi, yine de ekranda Türkiye'ye yakışan şık bir görüntü vereceği kesin gözüküyor. Ama bu puanlara nasıl yansıyacak işte bundan hiç emin değilim!
Yıllık “geleneksel” randevumuz aynı: 10 ve 12 Mayıs’ta ekran başına kurulup kalbimiz Türkiye’yle ve ekibimizle atacak. Dileyelim ki, en iyi sonucu alıp dönelim. Ama bunu çok da ciddiye almadan, işin eğlencesine bakarak ve önemli olanın profesyonel olarak orada Türkiye’yi temsil etmiş olmak olduğunu aklımızdan çıkarmadan. Ve yine şunu da dileyelim ki, alacağımız kötü bir sonucu da, geçen yıl Lordi’ye atfedilen “çoluk çocuk oylarıyla kazandılar” gibi sığ mazeretlere bağlamadan pop müziğinin uluslar arası arenadaki temsili üzerine kafa yorabilelim.
Eurovision’la ilgili bu haftanın tüm prova görüntülerini ve Kenan Doğulu’yla ilgili son gelişmeleri Türkiye’nin müzik gündemini sayfalarına taşıyan Tamba Tumba’da (tambatumba.com) okuyabilirsiniz.
Tamba Tumba JoyTurk’te!
Yayın hayatına 2004 yılında başlayan ve 3 yılını dolduran Tamba Tumba, kısa bir ayrılığın ardından tüm zamanların en iyi şarkıları ve plaklardan günümüze popüler müzik tarihimizden seçmelerle JoyTurk’te kaldığı yerden devam ediyor. 6 Mayıs Pazar akşamı 4.sezonun ilk programında JoyTurk’te görüşmek üzere!
Olcay Tanberken
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)