26 Mayıs 2009 Salı

"Çerçeve değil, resim arıyorum"

(25.05.2009/Turk.Net)

Eurovision bitti, tartışmalar sürüyor. Türkiye 4. oldu, ama Türk halkı sonuçtan memnun değil. Memnun da, değil. Keşke birinci olsaymış, o bunu hakediyormuş. Muş da muş. Kimse kusura bakmasın, bence hakettiğinden de fazla aldı. Neden mi? Hani şu komşu oyları, ülke dayanışmalarından şikayet ediyor ya herkes, bu oylama sisteminden en çok yararlananlardan birinin de Türkiye olduğu neden dile getirilmiyor, kuzum? Siz kalkıp zaten denenmiş bir formül-şarkı ile yarışmaya katılıyor, tümüyle batı kültürü almış ve batı alt yapılı şarkılarıyla sevdiğimiz-bağrımıza bastığımız bir şarkıcı kıyafetiyle ve sahne şovuyla "oryantal" kalıplarla o sahneye çıkıyor, o kadar sıkı rakibi sırf yurtdışında yaşayan gurbetçi vatandaşları olmadıkları için geride bırakıyor ve "birincilik hakkımızdı" diyorsunuz. Üzgünüm ama bu hem Norveç'in aylar öncesinden birinci olacağı bariz olan güzeller güzeli şarkısına da, ilk 5'teki diğer şarkılara da haksızlık oluyor. Hepsi çok iyiydi. Hadise'ye gelirsek, belki vokal konusunda zayıflıkları vardı ama sahnede fena değildi. Ancak ne ekibi ne de şovu birinci olmak için yeterli değildi. Şarkıya haksızlık yapamayız, gümbür gümbür bir şarkıydı, açıklandığından beri de Türk halkı şarkıyı resmen sahiplendi. Ancak ne yazık ki şarkının alt yapısına yılbaşından beri yatırım adına hiçbirşey yapılmamıştı. Beklerdim ki şarkı Sertab'ın yaptığı gibi yurtdışında en iyi ellerden geçirilsin, remixlensin ve öyle çıksın o sahneye. Dolu dolu bir şov olsun, Hadise yeri göğü inletsin. Ama hiçbiri olmadı. Üstelik yılbaşı koreografisinden de kötü bir koreografi ile, karmakarışık bir sahne ile çıkıldı. Sonuç da kaçınılmaz oldu, üstelik ilk 5'te yeralabildi. Bu bence büyük bir başarıdır. Herşeyi geçtim de, Hadise'nin birinci olan Norveç'e laf atıp "çocuk sevimliliğiyle oy topladı diyorlar, biz de seneye tatlı çocuk gönderelim o zaman" açıklaması, ne talihsiz açıklamaydı öyle? Basında okudum geçenlerde, Hadise'nin Eurovision öncesinde konser başına aldığı ücreti yarışma ile birlikte ikiye üçe katlanmış. Hadise mutlu olmasın da, kim olsun? Bakalım bu sene kimi gönderecek TRT? Artık çıtayı öyle yükseltti ki, rock grupları ya da orta sınıf bir popçu kesmez bizim halkı. İlle de "popüler" olacak, ille de "çok konuşulacak" biri olacak ya, bakın görürsünüz, Hande Yener ya da Murat Boz diyorum ben. Bekleyip göreceğiz artık. TRT kimi seçerse seçsin, Ajda'nın şarkısında da söylediği gibi "Ne yazık ki çerçeve değil, resim arıyorum" ben! Zorlama kalıplardan, bildik formüllerden kurtulalım lütfen artık.

Çalıntı mı, değil mi?
Kuşkusuz geçen haftaya damgasını vuran olay Yalın'ın yeni albümünden "Bit Pazarı" şarkısına olan "çalıntı" iddiasıydı. Eurovision birincisi "Fairytale"e benzediği iddia edilen şarkıda doğrudan bir benzerlik göremedim şahsen, ancak girişteki keman melodileri insanlarda ister istemez de bir kuşku yaratmış, düşünsenize, Eurovision bitiyor, birinci belli. Pat, pazartesi geliyor ve Yalın'ın albümü müzikmarketlerde. Kötü bir tesadüf söz konusu elbette, yoksa tümüyle özgün besteleriyle tanıyıp sevdiğimiz Yalın'ın böyle bir hırsızlıkla uzaktan yakından alakası olamaz. Bu işten Yalın'ın zarar görmeyeceğine eminim ama bütün bu olanlardan sonra aranjörü epey bir laf işitmiş olmalı..


"Ne yazık ki çerçeve değil, resim arıyorum. Bu sefer ki zorlama değil, seni seviyorum"
Ajda yine yaptı yapacağını..2009'un yaz bombası olarak duyurulan "Resim" single'ı ile ortalığı yine yıkıp geçeceğe benziyor. Hayranları biraz dertli şu sıralar, Süperstar Serdar Ortaç bestesi nasıl okur diye dövünüyorlar. Ancak göz ardı edilen bir gerçek var, o da Ortaç'ın hem piyasayı hem de Türk müzikseverleri çok iyi tanıyan bir müzisyen olması ve neslin de değişmesi. Artık Ajda'nın eski şarkılarını bilen-dinleyen bir nesil yok karşımızda, herşeyi hızla tüketen çok çok genç bir jenerasyon var ve müzik dünyası da sürekli değişen bir hız döngüsünde ilerliyor. Hal böyle olunca yıllarını müziğe ve sanata vermiş Ajda Pekkan gibi Türk popunun en iyi şarkıcısının da kalitesini yeni nesille buluşturması kaçınılmaz oluyor. Açıkçası ben Resim şarkısını çok sevdim, eminim bir başkası okusaydı bu kadar yakışmazdı ve bazı diğer Serdar Ortaç besteleri gibi "bir diğerinin aynısı" yakıştırmasıyla karşı karşıya kalacaktı. Oysa Ajda Pekkan hem şarkıyı çok iyi yorumlamış, hem de galiba gerçekten onun söylemesi için yazılmış bir şarkı gibi. Bu yaz bu şarkıyı her yerde duyacağımızı düşünüyorum şahsen, tam yaz şarkısı.

Herkese müzik dolu günler!

Olcay Tanberken

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder