16 Haziran 2007 Cumartesi

Hande Yener: Nasıl Delirdim?

15-06-2007 / Turk.Net

Önce "Apayrı", daha sonra da "Hande Maxi" ile hayran kitlesini gözle görülür biçimde artıran ve bu yılın başlarında aldığı 2006’nın en başarılı albümü ve kadın sanatçısı gibi ödüllerini önümüzdeki yıl da alacak gibi görünen Hande Yener'in son albümü müthiş. Öyle ki, 12 şarkı ve bir de remix içeren albümde şarkı sözlerinden düzenlemelere, kartonete gösterilen özenden Hande Yener’in artık iyice belirginleşen yeni duruşuna kadar her şeyiyle dört dörtlük bir çalışma bu. Zirvedeki yerini her gün biraz daha sağlamlaştıran bir sanatçının ince eleyip sık dokunduğu her halinden belli olan bu çalışması, birbirinin kopyası onlarca albümün içinde hak ettiği değeri piyasaya çıktığı ilk günden itibaren görmeye başladı. Türk popunun sadece göbek havasından, darbukadan ya da vur patlasın çal oynasından ibaret olmadığını kanıtlayan, işin içine duyguları ve duruşları da katan, "Türkçe dans" müziğini ortaya koydu ve başardı. Ayakta alkışlamaktan başka kaçarımız yok.

Sezen Aksu’nun tam da ondan bekleneni karşılar nitelikteki "yorumcusuna göre şarkı hedayesi"ne cuk oturan "Kibir", albüme çok yakışan bir "ilk parça" olmuş. Aslında çıkış parçası olarak (benim de çok sevdiğim) "Romeo" olsun düşünülüyormuş ancak albüme eklenen bu Sezen sürpriziyle Kibir ya da diğer adıyla "Yanmam Lazım", aynı zamanda albümün de ilk video klibi olmuş. Albümdeki iki cover da çok eğlenceli: Seyyal Taner’in efsane "Naciye"si (beste: Olcayto Ahmet Tuğsuz) ve Anita Baker’ın 80’lere damgasını vuran "Rapture of love"a yazılan Türkçe sözlerle: "Seni Sevi… yorumlar yok". Hangi birini saysak ki? Mete Özgencil’in "Sen Anla"sı, "Paranoya", "Kötülük" ya da "Gerçek bir tanedir aslında / Ve herkes bilir aslında gerçeği / Ama senden yana olmayınca denersin değiştirmeyi" diye uzayıp giden müthiş sözleriyle bir başka Sezen şarkısı daha: "Yalan Olmasın". Sadece albümün değil, pop müzik tarihimizin de en başarılı şarkılarından olmaya aday. Evet, bu albüm bile dünya müzik normlarının gerisinde olabilir, ama kimse kusura bakmasın da, piyasamızda dünya standartlarına en yakın albüm şu anda bu albüm değil de hangisidir?

"Eller havaya" modundan kısa sürede ayrılmayı kafasına koyan Hande Yener her ne kadar artık ilk albümlerinden tümüyle ayrı bir formata büründüyse de bu haliyle bile "Beyaz Türkler"in gönlüne kolay kolay girebilecek midir bilinmez (ki onlar aslında Türkçe pop da dinlemezler, o halde neden her şeye burunlarını sokma ihtiyacı hissederler, bu da ayrı bir yazı konusudur), ancak şu bir gerçek ki Türk popunda yenilikçi ve öncü başkaldırısıyla artık zirveye yerleşmiştir ve böyle giderse her albümünde yerini biraz daha sağlamlaştıracaktır.

Olcay Tanberken

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder