10 Ağustos 2006 Perşembe

%80’di, şimdi tam oldu…

Ajda Pekkan’ın “Sakın Ha”sını yıllar yıllar sonra en seksi şovuyla gözümüzün içine sokarcasına yeniden meşhur ettiğinde bu kızda sesten çok görüntü var deyip üzerine fazla kafa yor(a)mamıştık. Ne de olsa albümde de başka elle tutulur bir şarkı da yoktu hani (Şu bir ara nerdeyse her yerde çalan ‘Herşey Boş’u da dahil etmek istiyorum izninizle-şarkıda antipatik gelen birşeyler vardı nedense). ‘Turkish Delight’ gibi bazılarının içinde seksi bir İngilizce tonla dinleyenlerin kalp atışlarını hızlandırmaya programlanmış şarkılar da olmasıyla bir tür yanlış imaj ve bol remixlerle makyajlanmış bir görüntü çizdi ilk albümüyle. Nez, tüm o ‘şarkıcıklara’ rağmen şöhreti yakalamakta gecikmedi, ne de olsa yerli Shakira’mızı bulmuştuk artık.

Erol Köse’den sonra TMSF kapılarında dolaşan albüm sözleşmesini kurtarıp hızla “% 100” adını verdiği 2.albümünü tamamladı ve piyasaya sürdü. Her fırsatta ilk albümde kendisine yanlış bir imaj çizildiğinden bahsedip dert yanması boşuna değilmiş demek ki, öylesine içine işlemiş olacak ki yeni albümde oldukça masum ve sade albüm fotoğraflarıyla şaşırtıyor. “% 100”deki şarkılar doğrusu pek de hafife alınacak gibi değil. Hareketli parçalardan özellikle “Hey DJ” ve “Do you wanna touch me”ye bayıldım, kısa sürede birçok kulübün playistine gireceğine eminim. Slowlardan “Sabır” adlı parça da albümün en dikkat çeken şarkılarından biri. Bunların dışında Nez’den yerli-yabancı 2’şer de cover yoruma rastlıyoruz. Ajda’nın “Baksana Talihe”si isim değişikliğine uğrarken, Tanju Okan’dan dinlediğimiz “Koy Koy”da çok farklı bir versiyonla %100’de yeralıyor. Disko ve kulüplerin zamansız hitlerinden “Fame” ve “Sweet Dreams”de bu albümde son yılların Türkçe müzik trendine uyarak düzenlenmiş. Slow şarkılar Nez'in havasına pek uymamış gibi gözüküyorsa da yine de albüm bütünüyle bakıldığında hiç de fena olmamış, hatta dinleyiciye beklediğinin çok üzerinde bir memnuniyet verebiliyor.

Kolay değil elbette, ilk albümün üzerinden 4 yıl geçmiş. Piyasada kalıcı olmak için ‘Turkish Delight’ olmanın ancak bir yere kadar işi götürebileceği, bir noktadan sonra ise tıkanacağını Nez de anlamış olmalı ki bu kez başarılı şarkılar ve daha iyi bir yorumla karşımıza çıkmış. “%100” bu yazın en iyi albümlerinden biri. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, İngilizce’sine (ve evet ona yakışan Turkish Delight’lığına da) güvendiğimden Nez’in Eurovision için bu yılki kişisel tercihim olduğunu söyleyebilirim.

Olcay Tanberken

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder